Starlar, sinemanın bir bakıma kutsanmış kişileridir Bir oyuncuyu sıradanlıktan star çizgisine getiren, onun beyazperdeye düşen hayaliyle özdeşleşen geniş halk yığınlarının süreklilik içeren beğeniyle, bu beğeniyi hak edilmiş konuma getiren, o anlatılmaz ve kolay kolay tanımlanmaz çehrenin gizinde saklıdır.

Türk sinemasında her dönem, dönemin beğenileri, eğilimleri ve modaları doğrultusunda, bu beklentileri karşılayan starlar oluşmuş ya da oluşturulmuştur. Kimi zaman dönemlerin renkleri ve gereksinimleri starların ortaya çıkmasına, kimi zaman da starlar, dönemlerin kendi renklerinin ve beğenilerinin oluşturulmasında etkin olmuşlardır. Bir önceki dönemin star anlayışı ve beğenileriyle, bir sonrakinin birbirleriyle benzer olmaması da, her dönemin star kavramına yaklaşımından ve beğeni farklığından kaynaklanmıştır. .

Sinema ortamının; iç yapısı, seyirci profili, beklentileri, ele alıp işlediği konu ve türleriyle üretimin nitelik ve nicelikleri de starların oluşmasında önemli birer faktördür. Günümüz sinemasında starların olmayışı -ya da eski dönemlere oranla kısa dönemlik gelip geçici bir beğeni düzeyine inmesi- uygun olan oyuncuların yokluğundan ya da nitelik sorunundan değil, daha çok sinema sektörünün üretimi ve bu üretimin sunduklarından eklentileri farklı olan seyirci profilinin değişkenliğinden ötürüdür.

Günümüz starların hemen hemen tümüne yakının 60'lı yılların ikinci yarısında sinemaya girip, hala aynı serüveni perdede ve eski filmleriyle ekranda sürdürmenin üstesinden gelenlerdir. Onca dönem ve yıllar; ne onların yerine ya da yanına bir eklenti yapabilmiş, ne de onların geniş halk yığınları üzerindeki etki ve sevgisinden bir şey yitirmesine izin vermiştir.

Kadir İnanır da, çağdaşları diğer satarlar gibi, yıllara ve değişen onca dönemlere dayanıklı çıkan, giderek kendisine duyulan sevgi ve ilgiyi çoğaltıp günümüze dek getirmenin üstesinde gelebilen, Türk sinemasındaki star sözcüğünün karşılığını ve de hakkını veren önemli başat figürlerinden biridir.

60'lı yılların sonunda başladığı oyunculuk serüvenini, günümüze dek hiç kesintiye uğramadan -kimi zaman dizilerle de olsa- sürdürmesi, kendini yinelemekten çok yenilemesinden kaynaklanmıştır. Her dönemde, kendini yenilemenin ve aşmanın üstesinden gelerek, beğeni ve ilgi odağı değişen seyircinin de odağı olması, bir rastlantıdan ya da geçmiş dönemlerin mirasını sürdürmekten daha çok, sinemaya duyduğu sonsuz sevgi ve saygının bir sonucu olan çalışma ve ayakta kalma uğraşısından kaynaklanmıştır.

Kimileri gerçek oyunculuk kılıktan kılığa girmek, ya da kimi gelip geçici güncel olgulara ödün vermek değildir der. Doğrudur da. Gerçek oyunculuk, kişinin kendisinde gizli olan bir özün dışarıya vurulmasını öngörür. Star, bu özü hepimizle paylaştıran, bunu yaparken de hep kendisi kalan kişidir. Belki de Kadir İnanır'ın, dün olduğu gibi, bugün de aynı çizgide -ya da dorukta- kalması, bu özelliğinden kaynaklanmaktadır.

Kadir İnanır, sinemacılık serüvenin ilk başlarından günümüze değin gelen süreç içinde kendisi gibi kalıp, ama diğer yönden de kendisini yenileyen bir sanatçı olma özelliğine de sahiptir. Sinemaya ilk başladığı yıllarda, edilgin, masum tavırlı, utangaç, dürüst ve de toy bir Anadolu delikanlısı görünümünden, günümüzün dürüst ama sert, olayları olduğu gibi değil, kendi isteği doğrultusunda yönlendirme gücüyle örtüştürüp, buyurgan bir karaktere dönüştürmesi, yılların fiziğinde oluşturduğu olgunluktan daha çok, sinemadaki onca deneyimden ve de izleyenin onu öyle görmek istemesinden ötürüdür.

Kadir İnanır'ın sinemada altını çizdiği sert ve buyurgan karakterleri, kimi zaman gerçek yaşamındaki, kadın-erkek ilişkilerinde de kendini belli edip öne çıkarmıştır. .O, bu tür ilişkilerde aşılması ve elde edilmesi olanaksızlıklarla kuşatılmış bir güç olarak ortaya çıkar. Ya da öyle simgelenir. Sevmez, sevilir, elde edilmez, eder... Sevgiyi de, aşkı da, kendi doğrultusunda, dilediğince yönlendirip, onun odağında belirleyici olarak yer alır. Ya onu sevip katlanırsınız, ya da nefret edersiniz. Ama her iki duygunuzda da kaçınışınız ya da tümüyle reddedişiniz olmaz.

Kadir İnanır, bir bakıma ataerkil kökenli ve eğilimli bir toplumun sinemamızdaki somut bir karşılığıdır. Bu görünümünden, filmlerindeki sosyal statüsü ve de sınıfsal kökeni ne olursa olsun ödün vermez, ölürcesine tutkunu olduğu nice sevdalarında bile, ataerkil olmanın ayrıcalığını ve buyurganlığını asla elden bırakmaz. Onursuzluk, namussuzluk, ihanet gibi zaaflar onun kitabında -filmlerinde hiç yer almaz. Ya da ona hiç, ama hiç yakışmaz. Kısacası o, seyircisini yanıltmaz, beklentilerini boşa çıkarıp, onları düş kırıklığına hiç uğratmaz. Kadir İnanır'ın fiziğinden çehresine, tavırlarından kişiliğine bir afiş gibi yapışan bu belirgin özelliği; kimilerine göre onun taşra kökenli olmasına duyduğu saygı ve aşırı bağımlılığının bir zaafı, kimilerine göre ise bir erdemi olarak kabul görür.

Kadir İnanır'ın ilk dönem filmleri bir yana bırakılırsa tüm filmlerinde bu ve buna benzer karakterleri canlandırarak, her dönem başa oynayıp, starlığını geleneksel hale getirmesi, seyircisiyle kurduğu hem sıcak, hem dengeli, hem saygın, hem de biraz mesafeli olan kendine özgü ilişkileri ve de bu ilişkiler bütününe denk düşen görünümü-fiziği içinde gizlidir.

Burçak Evren
Sinema Yazarı
İstanbul

Festivalde Kadir İnanır ile tanışın!

Kadir İnanır 04.03.2016, saat 19:00'da Tafelhalle'de gerçekleşecek olan açılış törenimize katılarak Türkiye Almanya Film Festivali'nin Onur Ödülü'nü kabul edecektir.

05.03.2016, saat 19:15'de gösterimi yapılacak olan Karılar Koğuşu filminin gösteriminin ardından efsane oyuncu ile yapılacak söyleşide, seyirciler hayatı ve kariyeri hakkında sorular sorma fırsatını bulacak. Bu fırsatı kaçırmayın!

Ödüller

1973 5. Altın Koza Film Festivali En İyi Erkek Oyuncu (Utanç)

1986 23. Antalya Altın Portakal Film Festivali En İyi Erkek Oyuncu (Yılanların Öcü)

1990 3. Ankara Film Festivali En İyi Erkek Oyuncu (Medcezir Manzaraları)

2000 37. Antalya Altın Portakal Film Festivali Yaşam Boyu Onur Ödülü

2007 40. SIYAD Ödülleri Onur Ödülü 

2013 2. New York Eurasian Film Festival En İyi Erkek Oyuncu (Elveda Katya)

Filmleri (Seçki)

1968 Dertli Gönlüm

1969 Çılgınlar Cehennemi

1970 Ankara Ekspresi

1971 Kerem İle Aslı

1971 Tophaneli Ahmet

1971 Unutulan Kadın

1971 Üç Arkadaş

1972 Seks Ve Cinayet

1972 Dönüş

1972 Kanlı Para

1972 Leyla İle Mecnun

1972 Utanç

1972 Uçurum

1972 İnsafsızlar

1973 Anadolu Ekspresi

1973 Ezo Gelin

1973 Kambur

1973 Yaban

1974 Almanyalı Yarim

1974 Askerin Dönüşü

1974 Ceza

1974 Korkusuzlar

1975 Köprü

1976 Bodrum Hakimi

1976 Deprem

1976 Devlerin Aşkı

1977 Dila Hanım

1977 Kan

1977 Selvi Boylum Al Yazmalım

1978 Hedef

1979 Aşk ve Nefret

1979 Gazeteci

1979 İsyan

1981 Ah Güzel İstanbul

1981 Kırık Bir Aşk Hikayesi

1982 Aşkların En Güzeli

1982 Yürek Yarası

1983 Kurban

1984 Bir Yudum Sevgi

1984 Yabancı

1985 Yılanların Öcü

1986 Dikenli Yol

1986 Sen Türkülerini Söyle

1986 Suçumuz İnsan Olmak

1987 72. Koğuş

1987 Katırcılar

1987 Yarınsız Adam

1988 Yedi Uyuyanlar

1989 Karılar Koğuşu

1990 Darbe

1990 Tatar Ramazan

1991 Umut Hep Vardı

1994 Aşk Ölümden Soğuktur

2000 Komser Şekspir

2002 Gönderilmemiş Mektuplar

2006 Sinema Bir Mucizedir

2006 Büyülü Fener

2008 Son Cellat

2011 Ünye de Fatsa Arası

2012 Elveda Katya